Tuesday 9 February 2010

Bütün bunlar olurken…

Frankfurt havaalanında uçak bekliyorum. Karşımda bir beyin elindeki dergiye gözüm takıldı. Citibank’dayken benim de arada yazı yazdığım Almanca Focus dergisi. Kapağında “Mr Inflation” yazıyor. Yanında da Ben Bernanke’nin resmi.

Hayretler içinde kaldım. Almanlar bu ortamda gerçekten enflasyon endişesi içindeler ve kapaktaki resimden de anlaşılacağı gibi gelecek enflasyon için Bernanke’yi suçluyorlar. Tabir-i caiz ise “köy yanar kahpe taranır”. Hem yazıyı yazan hem de dergiyi çıkaranlar ya borç deflâsyonu konseptini duymamış ya da son zamanlarda para arzı rakamlarına hiç bakmıyorlar.

Şu an piyasalara borç deflâsyonu riski hakim, enflasyon değil. Devamlı yazıp söylüyorum, enflasyon/deflasyon ille de mal ve servis fiyatlarında olacak değil.

Her fırsatta merkez bankalarının para basmasından bahsediliyor. Bu basılan paranın krediye dönüşüp reel ekonomide yüksek talep yarattığına dair bir delil var mı? Aksine gelişmiş ülkelerde para arzı rakamları küçülmenin esiğinde.

Gelişen ülkeler başka hikaye. Maalesef onlar batıdan gelen müziğe kendilerini fazla kaptırmışlardı. Enflasyon orda biraz daha on plana çıkıyor.

1 comment:

tunck. said...

Gecenlerde Andy Xie in bir yazısını okuyordum, enterasan geldi;özetle derki genelde ekonomistler "zayıf ekonomi ile enflasyonu bir arada düşünmezler ama bu hala mümkün, çünkü gecen 10 yılda verimlilik artısına ragmen ücretler o kadar artmadı bu acık calısanların ellerindeki aktiflerin degeri arttırılarak servet etkisiyle sağlandı.Ev fiyatları artınca kendini zengin hisseden ücretliler harcamaları arttırdı, böylece finanskapital ve kapitalistlerin yatırım getirisi yükseldi.
Yaratılan balonlar patlayınca bu defa sürec terse döndü ve ücretliler borçlarını ödeyemez hale geldiler, bunun sonucu zayıf ekonomilerde bile ücretlilerin artıs isteyecekleri ve enflasyona sebep olacakları iddia ediliyor.
Ne dersiniz?
Tesekkürler.