Thursday 30 December 2010

Makro 101

Gönül isterdi ki herkes benim kadar şanslı olup rahmetli Demir Demirgil hocamızdan ekonomi dersi alabilseydi. Belki bu günlerde yaşanan kafa karışıklıkları ortadan kalkmış olurdu. Şu anda bile ondan öğrendiklerimle idare ediyorum.

• Cari işlemler açığı/fazlası tasarruf ve yatırımlar arasındaki farktan doğar. Yatırıma göre yerli tasarruf az gelirse açık verilir. Yabancı tasarruf çekilmek zorunda kalınır.

• Tasarruflar kabaca devlet ve özel sektör diye iki ayrılır. Devlet için bütçe iyi bir tasarruf göstergesidir.

• Özel sektör firma ve hane halkı diye iki ayrılır. Genelde tasarruf diyince herkesin aklına hane halkı gelir. Ancak örneğin dünyanın en çok tasarruf eden ülkesi Çin’de son yıllarda tasarrufların büyük bir kısmını firma finansman fazlaları oluşturur.

• Ekonomik politikaları için devlet tasarrufları, yani bütçe harcamalarında kısıntı en bariz cari işlemler açığı düşürme aracıdır.

• Yapısal faktörleri bir yana bırakırsak özel sektör tarafında açığı kapatmadaki en önemli faktör faizdir. (think IS-LM)

• Başka bir deyişle para politikasının da cari işlemlere direkt etkisi olur.

• Ancak para politikalarında Meksika ve Asya krizlerinde açık bir şekilde gördüğümüz bazı önemli konular gözden kaçırılmamalı.

• Merkez bankaları ya para ya da kur politikası belirler. Aynı anda ikisi olmaz.

• Para politikasında ya paranın fiyatı (faiz) ya da miktarı belirlenebilir.

• Faiz olmadan kredileri kota ile sınırlamak sadece Çin gibi sermaye hareketlerinin kısıtlı olduğu yerlide başarılı olabilir. Çin bile bu konuda zorlanmakta.

• Aksi takdirde bankalar kredi vermek isterlerse her zaman bir yolunu bulurlar. 97 krizi öncesi Tayland bankaları BIBF diye bir sistem geliştirmişlerdi.

• Eski Bank of England başkanı Goodhart kanunu derki: “Merkez bankaları hangi veriyi hedef alırlarsa o veri kısa sürede anlamanı yitirir”.

İyi seneler.