Sunday 4 December 2011

Deliliğin tanımı


 “DIKKAT” yazımı yayımlamanın üzerinden saatler geçmeden merkez bankaları koordine olarak para piyasalarına müdahale ettiler. Daha doğrusu etmek zorunda kaldılar. Bu hareket biraz panik kokuyordu. Acaba hangi banka uçurumun kenarına geldi diye düşündürdü açıkçası beni.


Panik altında olsa da istenilen etkiyi yaptı. En azından kısa vadede. Bu tip müdahalelerden çok yaşadık son birkaç senede. Piyasalar Pavolov’un deneyindeki gibi her seferinde ilk olarak olumlu reaksiyon verirken arkasından durumun vahametini anlayıp satışa geçiyorlar. Einstein’a göre delilik aynı şeyi tekrar tekrar yapıp farklı sonuçlar beklemek. Daha fazla yoruma gerek duymuyorum. 

Bütün nefesler tutuldu. Herkes Perşembe ve Cuma günleri yapılacak toplantıların sonuçlarına kilitlenmiş durumda. Son günlerde bütün ekonomistler Santa’ya liste yapan çocuklar gibi beklentilerini yazıyorlar. Bunları Noel şarkıları eşliğinde okurken şu hisse kapılıyorum: Sanki istek listesindekilerin oluşu piyasa deyimiyle “tail risk”, düşük olasılıklı ama etkisi büyük. Yazılanlardan çıkan, kötü sonuçların daha “normal” olduğu yönünde. Benim talebim komünikasyon tarafında: lütfen her kafadan bir ses çıkmasın. Liderlerden kısa çöpü çeken çıkıp bize ne karar aldıklarını açık bir şekilde anlatsın. Şu ana kadar EuroSon PR’da felaketti.  
 
Ben bu satırları yazarken Mario Monti İtalya paketini açıkladı. Okuduklarımda büyümeyle ilgili yeni ekonomik politikalara rastlamadım.  Yarın oylama sırasında detaylara daha yakından bakma şansımız olacak. İtalya’nın yeni Yunanistan olduğunu düşünürsek umarım Yunanistan paketlerinden bir şeyler öğrenilmiştir ve büyüme açılımları vardır.  Yoksa yeni bir kemer sıkmadan başka bir şey içermeyen bir paket gerçekten Einstein’ı haklı çıkaracak delilik tanımı hakkında. Kritik haftaya kötü bir başlangıç olacak.

No comments: