Son birkaç güne
kadar piyasanın tavrı başlıkta yazdığım şekildeydi. 2011 yazında iki parti arasındaki
anlaşmazlığın az daha ABD'yi default'a
sürüklediğini düşünürsek bence hala biraz fazla rahat davranılıyor.
Bu bağlamda
yarinki yarıştan çıkacak en kötü sonuç dar bir marjla Obama'nın seçilmesi olur.
Bu senaryoyu daha da kötü yapacak olan secim sonuçlarının W-Al arasında olduğu
gibi fotofinişe kalıp haftalarca çözümsüz kalması ve ardından sandıktan Obama'nın çıkması olur. Kızgın Cumhuriyetçi tribünlerden "kana kan, dişe diş, intikam
intikam" sesleri yükselmeye başlayabilir.
2011'deki kilitlenme
S&P’nin gözünden kaçmadı ve görünüm indirimi ile bütün dünya şok oldu. O
sene Ekim ayında IMF toplantıları sırasında S&P ile küçük bir grup olarak görüşme
şansımız oldu. "Neden benzer durumda Fransa’nın görünümü düşürülmedi de
ABD'ninki düşürüldü" diye sorduk. S&P'nin cevabı çok netti: Politik
risk. Aslında Türkçemize siyasa diye çevirilin "policy risk" farkından bahsediyordu S&P analistleri. Fransa’nın
"governability" özelliğini koruduğunu
yani devlet yönetiminin gerekli ekonomik politika ve reformları daha kolaylıkla
yürürlüğe geçirebileceklerini belirtti S&P başkanı.
Buradan çıkarılacak
ders politik risk ve policy riskin
her zaman ülke notunun bir parçası olduğudur.
Mali uçurum ile
ilgili iki nokta daha. Birincisi uçurum birkaç gün veya haftada olacak bir şey değil.
Dalga dalga gelecek. İkincisi önlenememesi durumunda ortaya ciddi dolar pozitif
bir resim çıkacak. Bunun nedeni global ekonomideki dolarların kaynağı sanıldığı
gibi Fed’in para basması değil ABD cari açıklarıdır. Hızlı bir şekilde devlet tasarruflarının
artışı, bilançosunu düzeltmeye çalışan hane halkı ve yüksek seyreden özel sektör
tasarruflarına eklenirse cari açıkta ciddi bir daralma beklemek yanlış olmaz.
No comments:
Post a Comment