Tuesday, 24 May 2011

Sweet Spot no more? (Türkçe)

Genelde olumlu olmayan yazıları piyasaların kötü olmadığı günlerde yazmayı seviyorum. Sabah ekranı aç, kırmızı rakamları görünce hemen klavyeye sarıl, olumsuz şeyler yaz, hoşuma gitmiyor. Aksi de doğru tabi. Bunlar bana kısa vade stratejiler gibi geliyor. Zaten bugünü anlatan birçok yorumcu var, ben daha uzun vadeli yazmayı seviyorum. Bu bağlamda dün geçen kış yaptığım bir uyarıyı yeniledim. Bugün ise sizi bir sene daha geriye götürmek istiyorum. 

2009 yazında piyasaların “Sweet Spot”, yani tatlı noktada olduğunu yazmıştım. Bu fikrimin iki ayağı vardı. Birincisini aslında Mart 2009 yılında anlatmaya başlamıştım. O günlerde kapitalizm sorgulanıyorken ben kapitalist olmanın tam zamanı diye ısrar ediyordum. Bu düşüncemin ana fikri krizden kurtulan şirketlerin, ekonomilerin biraz kıpırdanmasıyla birlikte çok hızlı kar büyümesi yasayacaklarıydı. Bunu yazdığımdan bu yana hem ABD’de hem de çekirdek AB’de her çeyrek şirket  karları beklenin üzerinde gerçekleşti. Özellikle ABD’de bu oran sürekli %75’in üzerindeydi.  

Son çıkan ekonomik rakamlar artık bu sürecin sonuna gelinmiş olabileceğini gösteriyor. AB karışık, o yüzden ABD üzerinden konuşalım. Veriler büyümenin yavaş fakat ekonominin kendi başına ayakta durabileceğini gösteriyor. Ancak büyüme profili artık şirket karlılıklarını 2009 yazından beri olduğu şekilde destekleyici olmayacak diye düşünüyorum. Kısaca marjlar tepe noktasını gördü ve milli gelirden karlara giden pay artık artmaz kanaatindeyim. 

Tatlı noktanın ikinci ayağı, kısaca merkez bankalarıyla birlikte hareket etmekti. Krizden beri birçok kez yazdığım nedenlerle onlar yatırımcıları riskli varlıklara doğru yönlendirip piyasaların yukarı çıkmasını istiyorlardı. Hala ayni yöne mi kürek çekiyoruz ve bu kader birliği devam ediyor mu bunu başka bir yazımda ele alacağım. 

No comments: